Sizlerde günlük hayatta yararlanmış olduğunuz pratik bilgileri bizlerle ve sitemizi takip eden yüzbinler ile paylaşmak isterseniz bize iletmeniz yeterli.

yasamkolayligi@gmail.com

5 Şubat 2018 Pazartesi

Kredi Kartını Akıllıca Kullanmanın Yolları

Kredi kartı eğer doğru bir şekilde kullanılırsa gerçekten faydalı olabilen bir buluş. Ancak kontrolsüzce yapılan harcamalar sonrasında ödenemeyen borçlar, biriken faizlerle birlikte özellikle de sabit gelirli insanlar için içinden çıkılmaz bir ekonomik felaketin de sebebi olabiliyor. Kredi kartınızı gerçekten işinize yarayacak şekilde kullanmak ister misiniz? İşte size pahalı ekstreleri ve faizleri önlemek için birkaç yararlı ipucu:
Kredi Kartı Almadan Önce:
  • Aylık harcamalarınızın neler olabileceğini düşünün ve bir bütçe planı oluşturun.
  • Kredi kartınızı seçmeden önce bir piyasa araştırması yaparak fiyatlar ve faiz oranlarını karşılaştırın.
Kredi Kartı Aldıktan Sonra:
  • Kredi kartı alırken imzalayacağınız sözleşmede kredi limiti, faiz oranları, kart aidatı gibi konuları ilgilendiren maddeleri dikkatlice okuyun.
  • Eğer harcamalarınızı kontrol edemeyeceğinizi düşünüyorsanız önleminizi en başından alın; aylık kredi kartı limitinizi gelirinize göre ödeyebileceğiniz makul bir rakamda talep edin.
  • Ödemelerde gecikme yaşamamak için hesap kesim ve son ödeme tarihinizi maaşınızı aldığınız tarihe paralel olarak ayarlamaya özen gösterin.
  • Ekstra faiz uygulaması ve geç ödeme ücretlerinden korunmak için kredi kartı ödemelerinizi zamanında yapmaya özen gösterin.
  • Limitinizi aşmamak için kredi kartı harcamalarınızı sürekli takip edin.
  • Faiz oranlarına karşı ödemeleri dengede tutmak için her ay asgari ödenecek bedel yerine aylık tutarın tamamını ödemeye özen gösterin.
  • Maaş gününüze göre otomatik ödeme talimatı vererek sabit ve dengeli bir ödeme sistemi oluşturun.
  • Kredi kartınızdan nakit avans çekme işlemini mümkün olduğunca yapmamaya çalışın. Çünkü ödeme zamanı geldiğinde yüksek faiz ödemeniz gerekebilir.
  • Birkaç adet kredi kartınızın olması harcamalarınızı kontrol altında tutmayı zorlaştırabilir; bu yüzden kredi kartı sayınızı bir ile sınırlamaya gayret edin.

2 Şubat 2018 Cuma

Elektrikli Kombi Nasıl Tasarruflu Kullanılır?

Doğalgaz altyapısı bulunmayan yerlerde konutların ısıtılması için kullanılabilecek cihaz seçeneklerinden birisi elektrikli kombilerdir. Elektrikli kombiler, doğalgaz kombileri gibi radyatörlü sistemlerde ve yerden ısıtma sistemlerinde kullanılabilir. Bu cihazlar ısıtma suyunun yanında kullanım suyu da sağlar.
Elektrikli kombiler içlerindeki tüp şeklindeki elektrikli rezistanslar ile tesisat suyunu oldukça hızlı şekilde ısıtır. Elektrik enerjisini oldukça verimli şekilde kullanan elektrikli kombiler ile konutların ısıtılması ise doğalgaz kullanımına göre çok daha pahalıdır. Bu nedenle elektrikli kombi kullanımında enerji tasarrufu için özel önlemlerin alınması gerekir.
Elektrikli Kombi Nasıl Tasarruflu Kullanılır?
Elektrikli kombi kullanımında tasarruf yapılabilmesi için öncelikle kombi seçiminin doğru yapılması gerekir. Tercih edilecek elektrikli kombi modelinin güç değerinin hesaplanmasında evin metrekaresi ve evdeki panel radyatör miktarı hesaba katılmalıdır. 1 metre uzunluğunda radyatör kombiden yaklaşık 1,5 kilowatt enerji çeker. Isıtmada kullanılacak kombinin güç kapasitesi hesabı için de evdeki panel uzunluğunun 1,5 sayısı ile çarpılarak çıkan değere uygun bir kombi seçimi yapılmalıdır.
Elektrikli kombi seçiminde ayrıca evin konumu ve yalıtım durumu gibi özelliklere de dikkat edilir. Evin sadece genişliği dikkate alındığında ise ortalama olarak evin her 10 metrekaresi için kombinin yaklaşık 1 kW’lık güce sahip olması gerektiği söylenebilir. Bu noktalara dikkat edilerek ısıtma için en uygun kapasitedeki kombinin kullanılması, tasarruf sağlanmasında oldukça etkilidir. Kombi kapasitesinin olması gerekenden fazla ya da az olması ise enerji tüketimini artırır.
Doğru kombi seçiminin yanında elektrikli kombi kullanılacak evde ısı yalıtımı ile ilgili önlemler de alınmalıdır. Bunun için bina cephesine mantolama yaptırılması, pencerelerde çift cam kullanılması, çatı izolasyonu yaptırılması ve kapı ve pencerelerdeki açıklıkların giderilmesi gibi önlemler alınmalıdır.
Elektrikli kombilerle birlikte oda termostatları kullanılması önemli ölçüde enerji tasarrufu sağlar. Oda termostatı seçiminde kombinin çalışma zaman aralıklarının ayarlanabildiği modülasyonlu modeller tercih edilmelidir. Bu tip oda termostatları ile ayrıca kombinin çalışma saatlerinin düzenlenmesinde akıllı sayaçlarda kullanılabilen elektrik tarife zamanları da dikkate alınarak daha etkili tasarruf sağlanabilir. Oda termostatlarının yanında radyatörlere termostatik vanalar da takılabilir. Bu vanalarla her odanın sıcaklığı ayrı ayrı ayarlanabilir.
Sıcaklığın yalnızca 1 derece artırılması, enerji tüketiminde ortalama %8’lik artışa neden olur. Kullanılan odaların sıcaklıklarının 28 derece ve kullanılmayan odaların sıcaklıklarının ise 21-22 derecede tutulması da elektrikli kombilerin tasarruflu kullanılması için oldukça önemlidir.

Ayrica Kombinin Havası Nasıl Alınır? Basligimiza da göz atin

1 Şubat 2018 Perşembe

Ayakkabı Ne Zaman Alınır?

Modern zamanlara geçişlerle birlikte ayakkabı sektöründe de oldukça çeşitlenme görülmektedir. Gerek kış için gerek yaz için gerekse de baharlarda kullanmak için envai çeşit ayakkabı tasarlanmaktadır.
Ayakkabılar çeşitlilik gösterdikçe alıcıları için de oldukça uygun fırsatlar sunulmaktadır. Kişiler diledikleri modelleri rahatlıkla bulma imkanına sahiptirler. Ayakkabıların alınmasında zaman unsuru da oldukça önemlidir.
Peki, ayakkabı hangi zamanlarda alınmalıdır?
Bu soruya farklı bakış açılarıyla yaklaşmak mümkündür.
Bunlardan ilki ayakkabının gün içerisindeki alım durumudur. Kişiler eğer çalışıyorlarsa ayakkabı alımlarını mutlaka akşamları gerçekleştirmelidirler. Çünkü genel olarak ayaklar çalışıldığı zaman gün sonunda şişlik belirtisi gösterebilmektedirler. Dolayısıyla kişiler bu vakitlerde ayakkabılarını almaya özen gösterirlerse daha sonra giydiklerinde ayakları şişse bile herhangi bir rahatsızlık hissetmeyeceklerdir. Çalışmayan kişiler ise günün her saatinde ayakkabı alımı yapabilmektedirler. Ayaklarında normal koşullarda herhangi bir şişlik belirtisi görülmediği için ayakkabı giyimlerinde herhangi bir rahatsız yaşamayacaklardır. Buradan hareketle ayakkabı alım zamanının çalışan ya da çalışmayan kişilere göre ayarlanabilirliğinden bahsedilebilinir. Görüldüğü üzere ayakkabı alımlarında da gün içerisindeki zaman oldukça önem teşkil etmektedir.
Ayakkabının hangi zamanda alınması gerektiğiyle ilgili bir diğer bakış açısı da ayakkabı fiyatlarıyla ilgilidir. Genellikle bütçe hesabı yapan kişiler sezon sonlarında ayakkabı alımı yapmaktadırlar. Örneğin kışın 290 lira olan bir bot kış sonunda 150 liraya kadar inebilmektedir. Durum böyle olunca bütçesini düşünen kişiler için sezon sonlarında ayakkabı alımı oldukça karlı bir alışverişi beraberinde getirecektir. Sezon sonlarında yapılan alışverişlerde kişilerin yetişkin olması da oldukça önemlidir. Çünkü çocuklar için sezon sonunda yapılan alışverişler bir sonraki sezonda çocuğun büyümesinden kaynaklı olarak kişiler açısından zararlı olabilmektedir. Örneğin çocuğunun ayak numarasına göre bot alıyorsa bir sonraki sezonda çocuğun ayaklarının büyüme olasılığı fazladır. Dolayısıyla alınan bot bir işe yaramamaktadır. Ya da bu durumu göz önünde bulundurup bir ya da iki numara büyük alınan botlar alınabilir. Fakat bu durumda da çocuğun ayağının büyümemesi söz konusu olabilir. Dolayısıyla kişiler alışverişlerinde çocuklar için dikkatli olmak zorundadırlar.
Tüm bunların dışında her mevsim giyilen kösele gibi ayakkabıların bir alım zamanı yoktur. Bu türden ayakkabılar yılın her zamanında alınabilmektedir.

31 Ocak 2018 Çarşamba

Evde Gargara Nasıl Hazırlanır?

Diş ve diş eti başta olmak üzere ağız sağlığı için önemli olan gargara, ağıza alınan sıvının yutmadan ağız içerisinde dolaştırılması ve tükürülmesi eylemi anlamına gelir. Bu eylemi yapmakta kullanılan her türlü sıvıya da gargara denilir. Genellikle diş temizliği amacıyla takviye olarak yapılan bir eylemdir. Bununla birlikte üst solunum yolu hastalıklarının tedavisinde de yardımcı olduğu bilinir. 
Gargara, günümüzde kolaylıkla temin edilebilir. Hangi amaçla kullanılacağına bağlı olarak değişen çok sayıda çeşidi mevcuttur. Buna rağmen günümüzde çok sayıda insan kullanacakları gargarayı evde hazırlamayı tercih eder. Bunun en temel sebeplerinden birisi hazır olarak temin edilen gargaraların içerisinde çok miktarda kimyasal bileşen olduğunun bilinmesidir. Kimi zararlı olan bu kimyasal bileşenler kullanan kişide farklı etkiler de doğurabilir. Evde gargara hazırlamak ise oldukça pratiktir.
Evde Gargara Tarifi
  • 2 su bardağı içme suyu
  • 2 çay kaşığı deniz tuzu
  • 1 çay kaşığı kalsiyum karbonat
  • 1 çay kaşığı stevya tozu
  • 15 damla limon yağı
  • 15 damla nane yağı
  • Uygun büyüklükte kapaklı cam şişe
Hazırlanışı: Steril olduğundan emin olunan cam şişenin içerisine malzemelerin tamamı koyulur. Kapağı kapatıldıktan sonra iyice çalkalanır. Ev yapımı gargara kullanıma hazırdır.
Tarif ile ilgili bilinmesi gereken detaylar
  • Tarifte yer alan kalsiyum karbonat dişlere mineral destek sağlar. Kimyasal adı sodyum bikarbonat olan ve yemek sodası olarak bilinen karbonat ile karıştırılmamalıdır.
  • Stevya tozu, bitkisel bir tatlandırıcıdır. Aşırıya kaçmamak koşulu ile oranı arttırılabilir.
  • Deniz tuzu yerine, kaya tuzu da kullanılabilir.
  • Karışım, içme suyu ile yapıldığı için bakteri üremesine son derece müsaittir. Bu nedenle buzdolabında saklanması gerekir. Soğuk olarak gargara yapmak istemeyenlerin karışımdan az miktarda yapmaları ve en fazla bir hafta süre içerisinde tüketmeleri önerilir. 
  • Karışımın içerisinde yer alan limon ve nane yağı, güçlü etkilere sahip olduğu bilinir. Fazla eklenmesi ağızda tahribata sebep olabilir.
  • Karışım, hazır olarak satın alınan gargaralar ile aynı şekilde kullanılır. 
  • Her kullanımdan önce mutlaka çalkalanması gerekir. 
  • Hazır olarak satılan gargaralarda bulunan tatlı lezzet bu karışımda bulunmaz. Karışım, aksine oldukça tuzludur. Tuz miktarı, rahatsız edici gelirse kısmen azaltılabilir.

Yurt Dışına Kargo Nasıl Ucuz Gönderilir?

İhtiyaç halinde yurt dışına kargo gönderilmesi genellikle zahmetlidir. Yurt dışına gönderilen kargoların gönderim süresinin yurt içi gönderilere göre daha uzun olması ve kargonun taşıma esnasında kaybolması ya da zarar görmesi ile ilgili duyulan kaygılar, teslimata kadar geçen sürenin sıkıntılı olmasında etkilidir. Bunun yanında yurt dışı kargo gönderim ücretleri de yurt içi gönderilere oranla oldukça pahalıdır. Bu yüzden yurt dışına kargo göndermek isteyenler, bu işi en ucuz ne şekilde halledebilecekleri ile ilgili bir araştırma içerisine girerler. 
Yurt Dışına Kargo Nasıl Ucuz Gönderilir?
Dünya genelinde yurt dışına kargo göndermenin en ucuz yolu genellikle ulusal posta işletmeleridir. Bu işletmeler kullanılarak kargolar yurt dışına özel kargo şirketlerine göre çok daha ucuz şekilde gönderilebilirler. Ancak bu yolla gönderilen kargoların varış birimine ulaşma süreleri özel firmalara göre daha uzun olabilir. Ancak acil gönderilmesi gereken kargolar varsa bu ulusal işletmeler, özel firmaların fiyatlarına yaklaşan ücretlerle olacak şekilde kargo gönderilerini yurt dışında kısa sürelerde de ulaştırabilir. Türkiye'de ise bu şekilde çalışan işletme PTT olup, yurt dışına kargo gönderiminin en ucuz şekilde yapılabilmesi için ilk tercihlerden birisi olur. PTT şubelerinden 2 kg’a kadar paketler rahatlıkla gönderilebilirken, bu değerin üzerindeki gönderiler ise ancak İstanbul ilinden yapılabilir. Bu işletme aracılığı ile yurt dışına yapılacak gönderiler, bir takip kodu aracılığı ile internet üzerinden takip edilebilir, isteğe göre iadeli taahhütlü gönderim yapılarak kargonun adrese ulaşması garanti altına alınabilir.
Yurt dışına kargo göndermenin diğer bir ucuz yolu ise son dönemlerde kullanımı daha da yaygınlaşan online kargo şirketleridir. Bu şirketler ile yurt dışına kargo göndermeden önce kargo ile ilgili bilgiler internet sayfasındaki forma girilir ve bu veriler değerlendirilerek kargo ücreti hesaplanır. Buna göre kargo işlemleri yine internet üzerinden yapılacak olan ödeme ile başlatılır. İnternet üzerinden hizmet veren bu firmalar kargoların hem yurt içinde toplanması, hem de yurt dışına gönderilmesi ile ilgili olarak lojistik firmalarından özel fiyatlar alarak toplu gönderimler yaparlar. Bu şekilde kargoların gönderim maliyeti bu firmalar için oldukça düşük olur. Bu maliyetler üzerine kendi kar marjlarını koyduklarında bile yurt dışı kargo gönderileri özel şirketlerle yapılacak olan bireysel gönderilere göre çok daha uygun olur. Bu firmalar da aynı zamanda kargonun internet üzerinden takip edilmesine olanak sağlayan sistemler kullanılır. Ancak bu tip firmalarla kargo gönderimi yapılmadan önce mutlaka firmanın güvenilirliği ile ilgili bir ön araştırma yapılmalı ve çeşitli internet siteleri ve forumlar aracılığıyla kullanıcıların yaşadıkları deneyimler hakkında bilgi sahibi olunmalıdır. Aksi halde uygun ücretle kargo göndermek istenirken yapılan ödeme ve gönderilen kargo ile ilgili istenmeyen durumlar yaşanabilir.
Yurt dışına kargo göndermenin en uygun yollarından birisi de bu işi bir şirket değil de, yurt dışına giden bir yolcu aracılığı ile yapmaktır. Özellikle uluslararası havaalanı bulunan bir şehirde yaşayanlar ve kargo gönderimi yapılacak ülkeye seyahat edecek bir tanıdığı olanlar bu yönteme başvurabilirler. Bu şekilde yolculuk yapacak olan kişi kargoyu elden teslim edebileceği gibi, gittiği ülkenin kargo hizmetlerinden biri ile de adrese gönderebilir. Ancak bu yöntemde de kargonun teslim edileceği kişinin güvenilir birisi olmasına dikkat edilmelidir.
Bu yöntemler haricinde yurt dışına kargo gönderisini ucuza yapabilmek içinse, çeşitli kargo firmalarından fiyat alınmalı ve içlerinden en iyi fiyatı veren ve en güvenilir olan firma tercih edilerek gönderi yapılmalıdır.

7 Nisan 2015 Salı

Su Kullanımı Nasıl Azaltılır?

Su tasarrufu sadece kuraklık olan bölgelerde önemli değildir çünkü içme suyunu üretmek için enerji sarfiyatı gerekir. İngiliz akıllı su birimine göre her evde kullanılan suyun üçte biri boşa akıtılıyor ve gerçekten kullanılmıyor. Birkaç basit önlem ile evinizdeki su tüketimini düşürebilirsiniz böylece faturanız düşer ve doğanın bu önemli kaynağını korumuş olursunuz.
Muslukları Kapatın
Dişlerinizi fırçalarken musluğu açık bırakmayın. Açık bir musluk dakikada 5 litre su tüketir. Duşta geçirdiğiniz sürenin miktarını düşürün. Duştayken dakikada 50 litre su tüketebilirsiniz. Vücudunuzu sabunlarken ve dişlerinizi fırçalarken muslukları kapatın.
Kaçakları Giderin
Musluk, tuvalet ve duş kaçaklarını giderin Bu problem giderene kadar damlayan suları kovalara toplayın ve o sularla çiçeklerinizi sulayın ya da yerleri yıkayın. Sızdıran bir tuvalet dakikada 10 litreye kadar suyu boşa harcayabilir. Akıtan sifonlar genel olarak ufak bir contadan sızdırırlar ve bu parça kolay biçimde değiştirilebilir.
Makinaları Tam Dolunca Çalıştırın
Bulaşık ve çamaşır makinanızı sadece tam dolu konumdayken çalıştırın. Kıyafeleri yıkarken kısa ve tek durulama seçeneğini seçin. Yeni bir makine alırken su tasarruflu modeli seçin. Bulaşık makinelerinde bulaşığınızı yıkamadan önce erken yıkama yapmayın. Eğer yemek kalıntılarını temizlemek istiyorsanız kullanılmış bir kağıt peçete ile bunu yapın.
Yağmur Suyu Toplayın
Oluklarınıza bir yağmur suyu toplama varili koyun ve yağmur suyunu biriktirin. Bu suyu daha sonra bahçenizi sulamak, balkonunuzu ya da arabanızı yıkamak için kullanabilirsiniz. Yağmur suyunu yüksek standartta temizlik gerekmeyen işlerde kullanın. İçme suyu kullanmaktan imtina edin ve ayrıca para tasarrufu da yapın.
Sadece Gerektiği Zaman Sifona Basın
Tuvalet sifonları bir evin günlük su kullanımının %30’una denk gelmektedir. Tuvaletinizi hiçbir zaman çöp kutusu olarak kullanmayın. Yeni bir tuvalet alırken çift sifon sistemi olan suyu ekonomik olarak yöneten bir tuvalet sistemine sahip modelleri seçin.