Kaş Nasıl Çabuk Çıkar?

Bayanlarda bir güzellik sembolü olan kaşların daha çabuk çıkması için bazı uygulamalardan yararlanılabilir. Aynı durumda kaşlar için çeşitli kalınlaştırma yöntemleri de bulunmaktadır. öte yandan yeteri kadar kalın ve uzun olan kaçlar hem görünüşünüzü hem de bakışınızı değiştirir. Bu yüzden kaşların daha çabuk çıkması için başvuracağınız doğal uygulamalardan faydalanarak kısa sürede çözüme ulaşabilirsiniz.

İlk olarak kaşların uzamasını isteyen bayanların dikkat etmesi gereken bazı durumlar da bulunmaktadır. Bunlar;

• Bol lif içeren sebzeler tüketilmelidir.
• Kaşlara ağır makyajlar yapılmamalıdır.
• Kaşlarda cımbız ya da sıcak ağda kullanılmamalıdır.
• Günde minimum 8 bardak su tüketilmelidir.
• Kaşlarda sentetik ürünler kullanılmamalıdır.
• E vitamini başta olmak üzere B3, C ve A vitamini tüketmeye özen gösterilmelidir.

Kaşları uzatmak için birçok doğal yöntem tercih edilebilir. Bunlardan ilki Hint yağı ve vazelin kullanarak kaş uzatmadır. Küçük bir pamuğa Hint yağı, zeytin yağı ve E vitamini yağını sürerek kaşlarınıza uygulayabilirsiniz. Günde en az 2 kez ve düzenli olarak uygulayacağınız bu yöntem kaşların uzamasını ve gürleşmesini sağlar.

Kaşları Uzatan Doğal Yöntemler

Fırçayla Kaş Uzatma: Günde iki kez kaşlarınıza uygun bir fırça kullanarak kaş diplerinden uzama yönüne doğru tarayabilirsiniz. Fırçayı hafif bir yağ ile ıslattıktan sonra da uygulamaya devam edebilirsiniz.

Badem Yağı ile Kaş Uzatma ve Kalınlaştırma: Kaşların kalınlaşması için badem yağı sıklıkla kullanılmaktadır. Ayrıca saçların kalınlaşması amacıyla da badem yağını tercih edebilirsiniz. Her gece uyumadan önce düzenli bir şekilde kaşların çıkış yönünde kökten uç kısma doğru badem yağını sürebilir ve kaşlarınızdaki değişimi bir süre sonra hissedebilirsiniz.

Zeytinyağı ile Kaş Uzatma: Zeytinyağının içeriğinde bol miktarda E ve A vitamini bulunmaktadır. Bu sayede saçların büyümesine yardımcı olan zeytinyağı aynı zamanda diğer kılların uzamasında da etkilidir. Ancak kaş uzatmak için tercih edilecek zezytinyağının sızma zeytinyağı olması şarttır.

Parmak uçlarınıza damlatacağınız birkaç damla zeytinyağını kaşlarınızda 1-2 dakika masaj yoluyla gezdirebilirsiniz. Yıkama ve durulamadan önce ise 2 saate kadar yağın kaşlara nüfuz etmesini beklemelisiniz. Haftalık olarak 3 kez bu uygulamadan yararlanarak kaşların doğal bir şekilde uzamasını sağlayabilirsiniz.

Aloe Vera ile Kaş Uzatma: Aloe Vera son zamanlarda en çok konuşulan mucizevi bir bitki türüdür. Jel olarak da satın alabileceğiniz bu ürünü kaşlarınıza masaj yardımıyla sürebilirsiniz. Günde birkaç kez yapmanız gereken bu uygulamadan sonra etkili sonuçlarla karşılaşabilirsiniz.Hindistan Cevizi Yağı ile Kaş Uzatma: Hindistan cevizi yağını kulak çubuğundan yararlanarak uyumadan önce kaşlarınıza sürebilirsiniz. Günlük yapılması gereken bu uygulama, bir süre sonra güzel sonuçları beraberinde getirecektir.

Kaş Uzatmak için Bitkisel Karışım Tavsiyeleri

Kaşların uzamasına yardımcı olan çok sayıda bitkisel karışım bulunmaktadır. Ancak sizlerle paylaşacağımız bu karışımları uygulamadan önce mutlaka bir estetik cerrahına ya da doktora danışarak kullanmaya başlamanız önemlidir. Ayrıca bu karışımlar kaşların kalınlaşması, koyulaşması ve güçlendirilmesi için tercih edilebilir.

Kaş Güçlendirici Tonik: Bu uygulamada bazı malzemelere ihtiyacınız olacaktır. Kaş güçlendirici tonik uygulaması için;

• Pamuk topu
• 1 çay kaşığı limon suyu, misket limonu suyu ve çay ağacı yağı
• 4 yemek kaşığı kadar Hindistan cevizi yağı
• Pamuk topu

Bu malzemeleri ilk olarak cam şişeye boşaltmalı ve daha sonra çalkalamalısınız. Karışıma batıracağınız pamuk topunu kaşlarınıza sürerek 30 dakika bekleyebilir ve daha sonra bol su ile durulayabilirsiniz. Kaşlarınızın istediğiniz forma ulaşana kadar günde 1 ya da 2 defa uygulamanız yeterlidir.

Kaş Köklerinin Güçlenmesi için Karışım: 1 yemek kaşığı çörek otu yağı ile Hint yağını karıştırarak bir şişeye koyup daha sonra buzdolabında muhafaza edebilirsiniz. Karışımı her gün parmak uçlarınızla kaşların çıkış yönüne doğru masaj yaparak uygulayabilirsiniz.

Kaş Kalınlaştıran Karışım: Kaşlarının kalınlaşmasını isteyen bayanlar 1 yemek kaşığı zeytin yağı ile 1 diş sarımsağı karıştırarak güzel bir uygulamaya başvurabilir. İlk olarak 1 diş sarımsağı ikiye bölün. Sarımsakları kaşınıza sürerken iyice bastırmalı ve sarımsak suyunun kaşlara nüfuz etmesini sağlamalısınız. Ayrıca zeytinyağını da ılık bir kıvama gelene kadar ocakta ısıtmalı ve sarımsak sürdüğünüz kaşlarınızı son aşamada zeytinyağı ile desteklemelisiniz. Gece uyumadan önce masaj yardımıyla uygulayacağınız bu karışımın ardından sabah bol sabun ve su ile temizlemeniz gerektiğini unutmayın.

Kaş Uzatan Soğan Suyu Kürü: 1 yemek kaşığı limon suyu, 3 yemek kaşığı su ve 1 küçük soğan ile kaş uzatıcı kür hazırlayabilirsiniz. Kaşlarınıza süreceğiniz bu karışımın 1 saat kadar bekletilmesi gerekir. Daha sonra limon suyu yardımıyla kaşlarınızdaki soğanları çıkarabilirsiniz.

Kaşlarının beslenmesini isteyenler de susam yağı, biberiye yağı ve limon suyu karışımını tercih edebilir. Yağları birbiriyle karıştırdıktan sonra limon suyunu da ekleyerek kaşlarınızda 30 dakika bekletebilirsiniz. Bu uygulama günde 2 kez tekrarlanabilir.

20'Li Yaşlarda Cilt Bakımında Dikkat Edilmesi Gerekenler

Cilt bakımına her yaşta dikkat edilmesi hem sağlıklı hem de genç bir cilde sahip olunmasını sağlar. 20’li yaşlarda özen göstermek hem gelecek yıllarda güzel bir cilde sahip olmak hem de yaşın getirdiği doğallığı yaşamak açısından önemlidir. 20’li yaşlarda daha diri olan cilt için üç aşamada bakım gerçekleştirilmelidir. Bunlar; cildi temizlemek, nemlendirmek ve arındırmaktır.

Cilt Bakım Aşamaları

Sabah ve akşam olmak üzere günde iki kere cildi temizlemek gerekir. Sabunsuz ve cilt tipine uygun olan ürünlerle temzileme işlemi gerçekleştirilmelidir. Sonrasında uygun bir tonikle cilt toksik maddelerden ve makyaj kalıntılarından arındırılır. Aynı zamanda gözenekler sıkılaştırılır. Son aşamada ise cilde uygun bir nemlendirici ile cildin kaybettiği nemi yerine koymak gerekir.

Dövme Nasıl Yapılır? Dövmenin Zararları Nelerdir ?

Ani bir kararla sadece birkaç saat içerisinde yeni bir dövmeye sahip olabilirsiniz. Peki, sonrasında oluşabilecek riskleri biliyor musunuz?

Kalıcı bir sanat olan dövmeyi yaptırmadan önce uygulama ve riskler hakkında bilgi sahibi olmanın sağlığınız için önemli olduğunu unutmayın.

Dövme Nasıl Yapılır?

Dövme, cildin üst tabakası içine sokulan pigmentler ile cilt üzerinde yapılan kalıcı bir işaret veya tasarımdır. Tipik olarak, dövme sanatçısı bir ya da daha fazla iğneye sahip, deri içerisinde gidip gelen ve dikiş makinesi gibi hareket eden bir makine kullanır. Her iğne darbesinde, iğnelerdeki minik mürekkep damlacıkları derinin altına yerleşir. Herhangi bir anestezi işlemi olmadan yapılan dövme, tasarımın boyutuna  ve  yerine göre değişen şiddette ağrıya ve hafif kanamaya neden olur.

Dövme Yaptırmanın Riskleri ve Olası Zararları Nelerdir?

Alerjik reaksiyonlar: Dövme boyaları, özellikle kırmızı, yeşil, sarı ve mavi boyalar kaşıntılı ve döküntülü alerjik deri reaksiyonlarına  neden olabilir. Dövmeyi yaptırdıktan uzun yıllar sonra bile bu alerjiden kurtulamayabilirsiniz.

Cilt enfeksiyonları:  Dövme, deri enfeksiyonları sonucunda, kızarıklık, şişlik, ağrı ve cerahat akıntısına neden olabilir.

Diğer cilt problemleri: Cilde giren iğneler ve boyalar sonucunda, granülom adı verilen doku bozukluğu oluşabilir. Kleoid oluşumu sonrasında, yara görünümü ilerleyerek kalıcı bir hal alabilir.

Kanla bulaşan hastalıklar: Dövme  için kullanılan ekipman enfekte kan ile kirlenmiş ise, tetanos, hepatit B ve hepatit C dahil olmak üzere bir çok hastalığa yakalanabilirsiniz.

MR komplikasyonları: Nadirde olsa, dövme veya kalıcı makyaj uygulamaları manyetik rezonans görüntüleme (MR) sırasında,  etkilenen bölgelerde yanmaya neden olabilir. Bazı durumlarda, dövme pigmentleri görüntü kalitesine de müdahale edebilir.

Bunlara dikkat edin!

• Gerçekten dövme isteyip istemediğinizi kendinize sorun. Pişman olmaktan korkuyor ya da endişeliyseniz düşünmek için kendinize daha fazla zaman verin. 
• Dövme yaptırmaya karar verdiyseniz, dövme yaptıracağınız bölgeyi dikkatli seçin.
• Dövme yaptırmak için eğitimsiz arkadaşları ya da tanıdıkları düşünmeyin. Bu iş için işini iyi yapan sanatçılara, hijyenik ve profesyonel bir dövme stüdyosuna gidin.
• Dövme yaptırdıktan sonra 24 saat süreyle bandaj altında tutun. Oluşabilecek herhangi bir enfeksiyonun önüne geçmek için bir cilt uzmanından randevu alarak dövmenizi gösterin. Kulaktan dolma bilgilerle önerilen antibiyotik kremleri kullanmayın.
• En az iki hafta boyunca dövmeli bölgeleri güneşin zararlı ışınlarından koruyun.

Ağda Tüyleri Nasıl Etkiler?

İstenmeyen tüylerden kurtulmanın en etkili ve klasik yolu ağdadır. Jilet, tüy dökücü krem ve epilasyon aleti gibi diğer epilasyon yöntemlerinin yanında ağda en etkili ve en masum olanıdır. Ayrıca ağda ile alınan tüylerin diğer yöntemlere oranla daha uzun sürede ve daha seyrek çıktığı bilinir.

Ağdanın yapısı ve uygulama yöntemi istenmeyen tüylerden daha uzun süre ve daha etkili bir biçimde kurtulmak için bire birdir. Ağda tüyleri kökünden alır, tüy kökü yeniden oluşana kadar geçen süre içinde cilt pürüzsüz ve yumuşak olur. Bunun yanı sıra ağda uygulanırken yalnızca tüyleri değil, cildin üst tabakasında bulunan ölü deriyi kaldırır, cildin daha sağlıklı ve güzel görünmesini sağlar.

Ağda, diğer yöntemlere göre daha doğaldır. Bu sebeple alerjik bünyeye sahip kişilerin cildinde uygulanmaya müsaittir. Eğer ağda uygulaması sonrasında ciltte morarma, zedelenme oluyorsa bu ağdayı uygulayan kişinin profesyonel olmaması ya da ağdanın kaliteli olmamasından kaynaklanır.  

Ilık ağda olarak bilinen ağdada bir miktar şeker bulunur. Şeker sayesinde yapışkanlık kazanan bu ağda türü uygulandığında tüyler kökünden alındığından diğer yöntemlere kıyasla daha geç çıkacaktır. Ancak şekerin tüy köklerini beslediği ve ılık ağdanın sir ağdaya oranla daha sık yapılması gerektiği düşünülür.

Sir ağda uygulanırken ve uygulama sonrasında daha pratiktir. Sir ağda kalıp halinde satılır, ısıtıcılar vasıtasıyla ısıtılarak kıvama getirilir ve uygulanır. Uygulama sırasında cilt üzerinde katılaştığından süreç daha kolay ve acısız olur. Sir ağdanın yapısında şeker bulunmadığından tüy kökleri beslenmez, ılık ağdaya göre daha uzun süre pürüzsüz bir cilde sahip olunabilir.  

İstenmeyen tüylerden kurtulmak için uzun süredir ağda yapılıyor, ağdadan başka bir yöntem uygulanmıyorsa tüylerin zamanla daha da seyrek ve zayıf çıktığı görülür. Ağdanın bu özelliği, gelişen teknolojik yöntemlere rağmen hala en sık kullanılan epilasyon yöntemi olmasının başlıca sebebidir.

Ağdanın bir başka avantajı ise batıkları önlemesidir. Cildin üst tabakasının kalınlaşması sonucunda tüylerin bu tabakayı delerek çıkamaması ve cildin alt yüzeyinde kıvrılarak büyümesine batık denir. Epilasyon aletlerinin kullanımında en sık karşılaşılan durumlardan biri batıklardır. Ancak ağda tüylerle birlikte cildin kalın ve ölü tabakasını da kaldırdığından batık oluşmaz, oluşan batıkların da giderilmesine yardımcı olur. 

Dirseklerdeki Kararma Nasıl Azaltılır?

Hiperpigmentasyon adı verilen dirsek kararması bir cilt hastalığı değildir. Sadece ciltte oluşan bir pigmentasyon sorunudur. Özellikle kadınların şikayet ettiği bir durumdur. Dirseklerdeki deri kurumaya meyilli olduğundan bu bölgedeki koyulaşma daha fazladır. Ancak bu çok önemli bir sorun değildir. Evde yapılabilecek basit karışımlarla bu kararmalardan kurtulmak mümkündür.

Dirsek kararmasının nedenleri:

• Dirseklerdeki kararmanın nedenlerinden birisi kış aylarındaki hava değişimleridir. Hava değişimi ile beraber dirsekler çatlar ve kararmaya başlar.
• Dirseklerdeki kararmanın bir diğer nedeni dirseklerin nemsiz kalmasıdır. Bu bölge çok kuru olduğundan sürekli nemlenmeye ihtiyaç duyar. Sık sık nemlendirilmezse kararır.
• Diğer neden dirseklerin uzun süre güneşe maruz kalmasıdır.
• Masaya çok sık dayanan dirseklerde de kararma görülür.

Dirseklerdeki kararma nasıl azaltılır?

• Dirseklerdeki kararmayı azaltmanın en önemli ve kolay yolu dirsekleri sürekli nemli tutmaktır. Her banyodan sonra el ve vücut için kullanılan nemlendiriciler dirseklere de uygulanmalıdır. Ayrıca derinin kendini kolay yenilemesi için her banyoda dirsekler kese ile iyice ovulmalıdır.
• 2 yemek kaşığı yulaf ve 3 yemek kaşığı su karıştırılarak macun kıvamına getirilir. Bu karışım haftada 2 kez dirseklere masaj yaparak uygulanır. 10 dakika bekledikten sonra yıkanır.
• Limon ve hindistan cevizi yağı iyi birer ağartıcıdır. Bu nedenle kararan dirsekleri beyazlatmada kullanılabilir. Limon ortadan ikiye bölünerek direkt dirseklere sürülebileceği gibi hindistan cevizi yağı ile karıştırılarak masaj da yapılabilir.
• Her gün 5-10 dakika boyunca zeytinyağı ile dirseklere masaj yapmak dirseklerdeki kararmaları azaltır.
• Cilt rengini açma yollarından birisi de yoğurttur. Yoğurt laktik asit içerdiğinden iyi bir renk açıcıdır. 2 çorba kaşığı yoğurt ile 1 çorba kaşığı un karıştırılarak macun haline getirilir. Elde edilen macun dirseklere sürülür ve kuruyana kadar beklenir. Ardından bol su ile durulanır.
• Şeker iyi bir cilt canlandırıcıdır. Bir miktar şeker ve zeytinyağı karıştırılır, macun haline getirilir. Ardından bu karışım çok sert olmayan bir diş fırçası ile dirseklere uygulanır. 5 dakika boyunca fırça ile dirsekler ovulur.
• Dirseklere yapılacak tüm bakımlardan sonra mutlaka nemlendirici kullanılmalıdır. 

Su Geçirmez Makyaj Nasıl Yapılır?

Düğüne, göz yaşlarının döküldüğü bir filme ya da yüzmeye giderken, su geçirmez makyaj yapmayı bilmek paha biçilmez bir beceridir. İşler ne kadar vıcık vıcık olsa da makyajınızın sabit kalması için makyajınızı su geçirmez yapın.

Açık Renkler Kullanın
Koyu ve ağır bir makyaj ıslandığında büyük ihtimalle dağılır ve bulaşır, bu yüzden makyaj malzemelerini açık tonlarda tutun. Koyu bir taban yerine lekeleri ve kusurları örtecek BB kremi (Leke balsam kremi) ya da renkli nemlendirici kullanın. Mümkünse göz makyajından vazgeçin bakımlı kaşlar, kıvrılmış kirpikler ve su geçirmez mascara ile basit seviyede tutun. Cildinizin üzerinde tabaka şeklinde kalan toz bazlı ürünler yerine içine işleyen sıvı ya da jel bazlı ürünler kullanın.

Su Geçirmez Ürünler Kullanın
Eğer açık renkler kullanmak istemiyorsanız, her günkü normal makyajınızı yapmak istiyorsanız su geçirmez ürünler kullanmak makyajınızın erimesini engellemenize çok yardımcı olur. Astar ve mascara gibi göz makyajı, fondöten, ruj ve allıkların gerçekten işe yarayan çeşitleri vardır.

İşi Bitirin
Sızdırmazlık özelliği olan ürünler kullanmak spor salonunda ya da havuzda makyajınızın yüzünüze bulaşmasına engel olur. Su geçirmez kaş farlarının balmumu sızdırmazlık özelliği kaş renginin sabit kalmasını sağlar. Su geçirmez sprey terlemeye ya da ovalanmaya karşı koruma sağlaması için normal makyajın üzerine de kullanılabilir.